Geleceğin Eğitim Teknolojileri

Ana Sayfa / Eğitim

Herkes Geleceğe Dönüş filmini izlemese bile bir fikri vardır. Zaman makineleri, ışınlanma teknolojileri, ulaşımın uçan arabalarla gerçekleştiği teknolojiye sahip bir dünya… Filme bakılırsa bunlara sahip olmamız an meselesi ama yakın zamanda böyle bir teknolojiye sahip olamayacağımızı hepimiz biliyoruz. Fakat yazılan, çizilen ve dile getirilen senaryolar bile heyecanlanmamıza neden olmakta. Teknolojiye doğan ve hızlı gelişimine şahit olan nesil bu senaryoların içinde bulunmak için hevesleniyor, fen ve matematik alanına daha fazla ilgi duyuyor ve mühendislik alanlarında rol almak istiyor. Özellikle zaman geçtikçe yeni yeni ismini duymaya başladığımız mühendislik bölümlerine. Peki bu gençler yapmak istedikleri mesleklere sahip olmak için nasıl bir sınavdan geçmeleri ve nasıl bir teknolojiyi kullanmaları gerektiği konusunda henüz birimiz bir fikri yok. Yeni açılan bölümlerin müfredatları, eğitim sırasında kullanılacak olan teknolojik aletleri bizler de sizlerle beraber öğreneceğiz. Fakat bir konuda eminiz ki, eğitimin teknolojileri olarak özetlediğimiz yeni nesil eğitim araç gerekçelerinin hızlı bir şekilde değiştiğine tanık olmak. Geleceğin sınıfları, geleceğin araç gerekleri, geleceğin akıllı tahtaları, mikroskopları, laboratuarları, geleceğin not defterleri ve kitapları nasıl olacak? Bizim tahta sıralarımız yerini neyler alacak hiç merak ediyor musunuz? Tebeşirlerimizi? Yoklamalarımızı? Gelin beraber inceleyelim.

Yeni Araç Gereçler Ve Eğitim Odaklı Yeni Buluşlar

Teknolojinin hızla gelişmesi elbette eğitim sektöründe de köklü değişikliklere neden olmakta. Sadece bilgisayar laboratuarları olarak düşünmemek gereklidir. Öğrencinin yazı yazma hızından tutun, dersteki kalp atışlarına, kalp ritmine, derste verdiği tepkilere, sınıf öğretmenine anında giden tüm güncellemelerin olduğunu ve sınıftaki öğrencinin tüm reaksiyonlarının kayıt altında olduğunu düşünebilirsiniz. Kişiye özel hazırlanan bu teknolojik girişim öğrencinin sadece karnesini değil aynı zamanda eğitim hayatı boyunca aldığı verimi de ölçebilmekte.
Sınıflarda gerçekliği artırılmış gerçeklik gözlüklerinin kullanılacağını, coğrafya veya tarih derslerinin görsellerle destekleneceğini hatta görsel üzerine bilgi ekleme, not alma gibi opsiyonların da olacağı ön görülmektedir. Bu sayede defter ve kitap taşımak yerine yaşayarak öğrenmenin daha akılda kalıcı olduğu iletilmektedir. Bu konuda biraz daha ileri gidersek öğrencilerin gözlüklerini takarak öğretmenlerini görebileceğini ve bu şekilde ders işleneceğini bile düşünenler bulunmakta.
Tarih derslerinde duyduğumuz hikayeleri Atatürk tarafından dinlemeyi, padişahlar tarafından dinlemeyi, dünya tarihi ile alakalı olarak kıtaların keşiflerini kaşifler tarafından dinlemeyi kim istemez? Gerçekliği artırılmış gözlükler ile işlenilecek derslerde bunun mümkün olacağı ön görülmekte.
Peki, bu durumun olumsuz etkileri düşünülmüyor mu sanıyorsunuz? Bazı uzmanların öğrencilerin bilgiyi öğrenmeleri için ileri teknolojiye sahip olmanın zorunlu olmadığını, not almanın, ödev yapmanın ortadan kalması sonucu sorumluluk bilincinin gelişemeyeceğini öne süren birçok uzman bulunmakta. Aynı zamanda ilk defa denenecek olan teknolojik aletlerin sınıflarda bulunması için öncelikle öğretmenlere bu teknolojiyi anlatmak ve nasıl kullanılacağına dair iyi bir eğitim verilmelidir. Öğretmenlerin öğrencilerle beraber aynı anda öğrenmesi ortaya çıkacak olan sorunların çözümü konusunda krize yol açabilir.
Gelişen teknoloji ile öğretmenlik mesleğinin ortadan kalkacağını ön görmek çok da zor olmasa gerek. Çok fazla bilginin bulunduğu internet dünyasında önemli olan doğru bilgiyi öğrencilere öğretmektir. Öğretmenlik mesleğinin ortadan kalkması ise öğrencilerin doğru bilgileri hangi yolla edineceği konusunda zorluk çekmesi, yanlış bilgiye sahip olmaları veya bilgi karışıklığına yol açılabileceği tartışılmaktadır.

Yeni nesil üniversiteler ile ilgili daha fazla bilgi almak için Doç. Dr. Gamze Sart'ın videosuna da göz atabilirsiniz.